Arkadaşlık kavramının evrensel bir tanımı yoktur. Her kişiye göre arkadaşlık kavramının içi başka değerlerle doldurulabilir. Tıpkı aşk gibi...
İçinde yaşadığım dönem gereği arkadaşlarımın birbirleri ile olan sorunlarını izleyip, analiz ettikçe bazen susmanın konuşmaktan daha iyi olduğuna inancım artıyor.
Peki arkadaşlık nasıl olmalıdır?
Milli değerlerimiz arkadaşlık üzerine hangi notları düştü?
Dinimizde arkadaşlık nasıl tanımlanır?
Nasıl iyi bir arkadaş oluruz?
.... vs....
Bu soruları daha da çoğaltabiliriz ancak bu sorulara vereceğimiz cevaplardan ziyade arkadaşlık sorumluluğunu ne kadar fiiliyatta yerine getirdiğimiz önemlidir.
Son hak din olan dinimiz İslamiyet'te arkadaşlık üzerine bir çok kez konuşulmuş, resmi yada gayr-i resmi kurallar,kaideler oluşturulmuştur.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir Hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır.
Kişinin dini, arkadaşının dini gibidir, o halde kiminle arkadaşlık edeceğinize çok dikkat edin! (Hakim)
Belki de yeryüzünde şeytan en çok iki arkadaşın arasını bozarak kötülükler yaptırmaktadır.
Arkadaşlar arasında birbirine karşı yapılmış hatalar olabilir. Önemli olan hatalı için hatayı kabul etmek hata işlenenin ise hatalı affetmesidir. Affetmek bir erdem ise affetmek için bahaneler aramalıyız.
Arkadaşlarımızı kategorize etmek yerine her bir arkadaşımızla iyi geçinmeli, paylaşımlarımızın fazla olduğu arkadaşlarımızı da incitmekten,kırmaktan itina ile çekinmeliyiz.
Bize karşı arkadaşımız tarafından bir hata işlenmişse mazeretini dinlemeli, itimat etmiyorsak dahi mazeretini mazur görmeliyiz.
Arkadaşın hakkına riayet etmeliyiz. İki arkadaş iki ele benzer. Biri diğerini nasıl yıkayıp temizler, nasıl ki el, ayak ve bütün uzuvlarımız bize yük olmayıp, bir hususta yardımcı ise, biz de arkadaşımıza yük değil, yardımcı olmaya çalışmalıyız! Karşılık beklemeden yardımına koşmalıyız!
Daima onu kendimize tercih etmeliyiz! Nitekim Peygamber efendimiz, iki misvaktan düzgün olanını arkadaşına verip eğri olanını aldığı zaman, arkadaşının, ''Doğru misvaka benden çok siz layıksınız'' demesi üzerine, şöyle buyurmuşlardır.
''Bir kimse, biriyle bir an sohbette bulunsa, kıyamet günü, ona arkadaşlık hakkına, riayet edip etmediği sorulacaktır.'' (İmam Gazali)
Tıpkı annemizin,babamızın,kardeşimizin,eşimizin,çocuğumuzun üzerimizde hakları olduğu gibi arkadaşlarımızın da üzerimizde hakkı vardır.
Haklarına riayet etmeli, onun menfaatlerini de en az kendi menfaatlerimiz kadar korumalıyız. Arkadaşlarımıza karşı sorumluluklarımızı yerine getirmenin verdiği huzuru tattığınızda kendinizden çok arkadaşlarınızı memnun etmenin yollarını aramaya başlarsınız. Rahmetli babam arkadaşlık üzerine şunları söylerdi.
''Oğlum, arkadaşlarını iyi seç, senin bilgine bilgi,ahlakına ahlak,maneviyatına maneviyat,takvana takva eklemeyen arkadaştan uzak dur. Eveti bunun adı menfaat arkadaşlığıdır ancak bu öyle bir menfaattir ki dünyanı da ahiretini de kurtarma menfaatidir. Dostlarınla aranı her zaman iyi tut. Arkadaşlarına bol bol dua et, et ki Cenab-ı Allah ona ettiğin dualara hürmeten arkadaşının gönlünde sana karşı muhabbet doğursun.''
Bir çok şeyde olduğu gibi arkadaşlık konusunda da babamdan çok şey öğrenmişimdir. Bana bol bol arkadaşlarımla vakit geçirmem için telkinlerde bulunur, arkadaşlarımla iyi ilişkiler içerisinde olmam için nasihatler verirdi.
Bir keresinde samimiyetimin hat safhada olduğu bir arkadaşımla girdiğim münakaşa sonunda ''iki kişi anlaşabiliyorsa birinin alttan alması ile olur'' demiş ve alttan alan taraf olmam gerektiğini öğretmişti.
Etrafımda arkadaşları ile problemler yaşayanları gördükçe babamın bu konu üzerine neden bu kadar eğildiğini anlıyorum.
Arkadaş denildiği zaman hep aklıma Peygamber Efendimiz(s.a.v) ile Hz.Ebubekir(r.anh)'ın dostlukları gelir. Tüm Mekke Peygamberimizi Miraç'a çıktığı konusunda alaya alır, yalancılıkla suçlarken, Hz.Ebubekir tam bir sadık dost olarak ''O diyorsa doğrudur'' demiş ve tüm insanlığa dostluğun en büyük örneğini vermişti.
Dostlarımı incitmekten, arkadaşlarımı kırmaktan korkarım. Arkadaşlık üzerine daha çok kelamlar edebilir , saatlerce sohbetler yapabiliriz ancak şu cümleler ile tamamlamak en doğrusu olacaktır.
''Arkadaşını söyle kim olduğunu söyleyeyim''
''Kişi arkadaşının dini üzeredir'' (Hadis-i Şerif)
Sizde yorum kısmından arkadaşlık üzerine fikirlerinizi paylaşabilirsiniz.
Vural Egemen SARIGÖZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder